8/17/2009

Zil çalardı babam gelirdi ve biz ciğer yerdik…

İlkokulun merdivenlerinde mi beklerdi, ya da küçük poşetlere sığan o mis kokulu kolonyaların satıldığı Kiler Market'in önünde mi? Babam gelirdi son çalışı en güzel olan zilin ardından. Okul dağılır, beni alır Ali Doksana’a giderdik. Babamın önünde pilav üstü kuru, benim tek derdim ciğer… O kadar gariptir ki yediğim anlarını hiç unutmadığım o ciğer tadını belki de en fazla 5 kere almışımdır. 10 yılda 5 kere! Ama hala ilkokul deyince aklıma ne okulun dik merdivenleri, ne de öğretmenimin hoyrat edaları gelir… Aklıma ilk Ali Doksan’da ciğer yedikten sonra babamın büyük ellerinden tutarak eve yürüyüşlerimiz ve onu salondaki kanepeye, şeker tadında uykuya teslim etmem gelir!

2 yorum:

  1. Ne çok ve ne derin yaşamışız biz.Küçücük bir tabak ciğer kavurmasında dünyayı tatmışız. Ali Doksan hala aynı yerde...İhtimal ciğer kavurmasının tadı da aynı...Değişen benim ağızımın tadı.Zaten zil de çalmıyor ya da ben duymuyorum...

    YanıtlaSil
  2. Bilir misi ben hala o dik merdivenlerin önünde hala sizi beklerim kucak açarak.Çünkü Ali doksan'ın(Sakallı)Köfteleri ciğerleri ancak o zaman tat buluyor.Mavi önlüklerle kirlenmiş yakalarınızla geri dönüşünüz daha dündü sanki.Öğretmenin ağzından çıkan her söz iltifatmış,yüreklendirecekmiş sanarak anlamlar yükleyip de yanıldığınz anlarsa ne kadar sarsılırdınız.

    YanıtlaSil